Yeni bir araştırma, Dünya okyanuslarının önemli bir bölümünde güneş ışığının suya eskisi kadar derinlemesine ulaşamadığını ortaya koyuyor. Bilim insanları bu durumu “okyanus kararması” olarak adlandırıyor ve sonuçlarının hem deniz yaşamı hem de insanlık için kayda değer etkiler yaratabileceğini söylüyor.
Plymouth Üniversitesi tarafından yürütülen çalışmaya göre, 2003 ile 2022 yılları arasında okyanusların %21’lik bir kısmında, güneş ışığının su altına nüfuz etme kapasitesinde belirgin bir azalma tespit edildi. Bazı bölgelerde bu düşüş, ışığın 100 metre daha az derinliğe ulaşmasına neden oldu. Geniş bir alanda – Afrika kıtası büyüklüğünde bir bölgede – ışık geçişi en az 50 metre azalmış durumda.
Işığın suya ulaşamaması ne anlama geliyor?
Okyanusun üst tabakaları, güneş ışığını derin katmanlara taşıma açısından kritik bir rol oynar. Ancak araştırmaya göre bu işlev zayıflıyor. Işık, yalnızca suyun görünümünü değil, aynı zamanda okyanus yaşamının temel döngülerini de etkiliyor. Özellikle birçok deniz canlısı yön bulmak, beslenmek, üremek ve göç etmek gibi hayati işlevlerini ışık sinyallerine göre düzenliyor.
Araştırma ekibinden Dr. Thomas Davies, ışık miktarındaki bu düşüşün, bazı canlı türlerinin hayatta kalabileceği alanları kısıtlayabileceğini belirtiyor. Yani kararma, doğrudan olmasa da, deniz canlılarının davranış biçimlerinde ve yaşam alanlarında değişikliklere neden olabilir.
Bu kararma eğiliminin arkasında tek bir neden yok. Araştırmacılar, alg patlamalarındaki değişiklikler, deniz yüzeyinin ısınması, suyun içindeki partikül miktarının artması ve deniz üzerindeki yapay ışık kirliliği gibi çeşitli faktörlerin bu süreci etkileyebileceğini belirtiyor. Bu nedenlerin çoğu ise iklim değişikliğiyle doğrudan ilişkili.
İnsanlar da etkilenebilir
Okyanusların kararması yalnızca ekosistemi değil, insanları da dolaylı yoldan etkileyebilir. Güneş ışığı, okyanusların oksijen üretme ve karbon tutma kapasitesinde önemli bir rol oynar. Bu sistemlerin zayıflaması, küresel iklim dengesi üzerinde baskı oluşturabilir.
Ayrıca ışık arayışındaki bazı deniz türleri, daha yüzeye yakın alanlara çekildikçe, burada besin ve alan için rekabet artabilir. Bu da balıkçılık faaliyetleri başta olmak üzere denize bağlı birçok sektörde değişim yaratabilir.
Araştırmacılar, kararmanın uzun vadede deniz ekosistemlerinde köklü değişikliklere yol açabileceği uyarısında bulunuyor. Ekosistemin yapısı, enerji döngüsü ve türler arası etkileşimler bu değişimden doğrudan etkilenebilir. Aynı zamanda balıkçılık gibi geçim kaynakları ve iklimin düzenlenmesi gibi hayati işlevler de bu değişimle birlikte risk altına girebilir.
Kısacası, denizin rengi değişiyor olabilir; ama asıl değişim, altında yaşanıyor.
Teknoloji Haberleri sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.